İran’ın Amerika’ya Irak’ta tokadı

İran İslam İnkılabı Devrim Muhafızları Ordusu 8 Ocak Çarşamba günü sabahın erken saatlerinde Amerika’nın Irak’taki Ayn el Esed ve Erbil üslerini füzelerle vurdu.
Amerika’nın
Irak’ta bulunan askeri üslerine yapılan füze saldırıları, terörist
Amerikan hükümetinin İran İslam İnkılabı Muhafızlar Ordusu Kudüs
Kuvvetleri komutanı Korgeneral Kasım Süleymani ve Irak Haşdi Şabi Kurumu
başkan vekili Ebu Mehdi Mühendis ve 8 yol arkadaşlarına 3 Ocak Cuma
günü düzenlediği suikast terör eylemine tepki olarak gerçekleştirildi.
İran’ın Çarşamba sabah erken saatlerinde Amerika’nın Irak’taki üslerine
yapılan saldırı bir misilleme olarak değerlendirilebilir.
İlk olarak
bu saldırı tam da Amerikan terörist hükümetinin Korgeneral Kasım
Süleymani ve arkadaşlarına yaptığı suikast saatinde yani 01:20’de
gerçekleştirildi.
İkincisi olarak İran İslam Cumhuriyeti saldırısını
başka bir ülkeye değil Amerika’nın Kasım Süleymani ve yol arkadaşlarına
saldırıyı gerçekleştirdiği üsse gerçekleştirmesidir. İran Dışişleri
bakanı Muhammed Cevad Zarif bu hususta Twitter’da şöyle bir mesaj
yayımladı: ” İran, Birleşmiş Milletler Anlaşmasının 51’inci paragrafına
uygun bir şekilde, kendini savunmak üzere uygun girişimlerde bulunarak
İran’ın üst düzey makamları ve vatandaşlarına yönelik korkakça
saldırının yapıldığı üsse saldırı gerçekleştirdi. “
Üçüncüsü İran
İslam Cumhuriyeti’nin bu saldırıyı doğrudan kendi topraklarından yapması
idi. Böylece Amerika’nın cinayetinin yanıtı İran tarafından doğrudan
verildiği gösterilmek istendi.
Dördüncüsü İran İslam Cumhuriyeti,
açık bir şekilde bu saldırıyı Irak’taki Amerikan üssüne yapıldığını
açıklaması idi. Terörist Amerikan hükümetinin Şehit Korgeneral Kasım
Süleymani’nin suikastını üstlenmesi gibi İran da resmi olarak Irak’taki
Amerikan üslerine saldırı yaptığını bildirdi.
İran İslam Cumhuriyeti’nin Irak’ta özellikle de Ayn el Esed üssüne yönelik saldırısı bir kaç nokta açısından da önemli sayılır.
İlk
nokta Amerika’nın askeri itibarı ve sözde büyüklüğünün yerle bir olması
idi. Çünkü son on yıllarda hiçbir ülke Amerikan askeri üslerine
saldırma cesaretini bulamamıştı. Ancak İran resmi olarak Amerika’nın
Irak’taki en büyük askeri üssünü füzelerle vurdu.
İkinci önemli
nokta İran’ın Amerikan askeri üslerine saldırısının Amerikan askeri
güçlerinin tam teyakkuzda olduğu bir sırada gerçekleşmesi idi. Ancak
Amerikan güçleri bu füzelerin hiçbirini imha edemedi.
Üçüncü nokta
ise Amerika askeri üslerine yapılan saldırının Washington tarafından en
ağır yaptırımlara tabi olan ülke tarafından gerçekleşmesi idi. İran bu
füze saldırısı ile askeri ve de füze gücünün müzakere edilmez olduğu
tutumunun doğruluğunu gözler önüne serdi.
Bir başka önemli husus ise
Amerikalıların bu saldırıya tepkisi idi. Amerikalılar bu saldırının
ardından tam bir telaş içerisine girerek psikolojik savaşa yöneldiler.
Amerikalılar İran’ın füze saldırısının hemen ardından bu üste hiçbir
Amerikan askerinin olmadığını duyurdular. Ancak Amerikan haber kanalı
NBC bu ülkenin makamlarından naklen 1500 Amerikan askeri gücünün bu
saldırı sırasında Irak’ın Ayn el Esed üssünde olduğunu bildirdi.
Amerikalılar
bu sürecin devamında Ayn el Esed üssüne yönelik yapılan füze
saldırılarında altyapı ve personelin ağır hasarlar ve zararlar
görmediğini iddia ettiler. Ancak İran İslam İnkılabı Muhafızlar Ordusu
yayımladığı bildiride en az 80 Amerikan askerinin hayatını kaybettiğini
duyurdu. Amerikalılar bu yöndeki bir sonraki adımlarında kimi Iraklı
askeri güçlerinin de bu saldırıda ölüp yaralandığını da öne sürdüler
ancak Irak ordusu yayımladığı bildiride hiçbir Iraklı’nın bu saldırıda
zarar görmediğini bildirdi.
Burada son nokta ise Korgeneral Kasım
Süleymani’nin uluslararası bir şahsiyet olmasından dolayı Direniş
Cephesinin de vereceği kesin yanıtlardır. Bu çerçevede İran sadece ilk
adımı atmış ve gelecek günler ve aylarda bir sonraki adımları beklemek
de kaçınılmazdır.
İslam İnkılabı Rehberi Seyyid Ali Hamanei’nin de
söylediği gibi ” İntikam meselesi başka bir meseledir. Bu sadece bir
tokattı. Askeri işler yetmez. Amerika’nın bölgedeki varlığı
sonlanmalıdır”.